Yakalayamadılar! Afra ve Mert 'Mutluluk' Sınavı Galibi!
Onları "yakalayamayan" değil, onların mahremiyetine ve mutluluğuna saygı duymayı başaran bir medya anlayışını bekleyenleriz.
Onur AKAY
Bir geceyi bir otelde geçiren Afra Saraçoğlu ve Mert Ramazan Demir çifti, magazin kameralarının merceğinden yine sıyrılmayı başardı.
"Yakalayamadılar!"
Bu cümle, magazin dilinde bir zafer çığlığı gibi dursa da, aslında tüm bu manzaranın ne kadar yıpratıcı bir sınav olduğunun da kanıtı. İki genç ve yetenekli oyuncu, ekranlarda milyonlarca insanın sevgisini kazanan yüzler.
Rolleri, replikleri, kamera önündeki her anları bizim.
Peki ya kendileri?
Kendilerine ait, kamerasız, mikrofsuz, yalnızca "Afra" ve "Mert" oldukları anlar?
İşte o anlar, en değerli hazineleri.
Bu çift, sadece bir ilişki yaşamıyor; aynı zamanda "dışarıdaki" gözle görünmez, ama her an hissedilen devasa bir baskıya göğüs geriyor. Her an bir objektifin onları "yakalayacağı" korkusuyla, sıradan bir insanın en doğal hakkı olan mahremiyetlerini korumak için adeta bir gerilla savaşı veriyorlar.
Ve dün gece, bu savaştan bir galibiyetle çıktılar. "Yakalayamadılar" diye yazmak, aslında trajikomik bir itiraf.
Çünkü "yakalanacak" bir suç, bir ayıp, bir günah yok ortada. İki yetişkin, birbirini seven iki insan, özel hayatını yaşıyor. Bu kadar basit.
Belki de asıl "yakalanması" gereken, magazin endüstrisinin bu amansız ve çoğu zaman acımasız olan doğası.
İki gencin sadece bir geceyi birlikte, rahatsız edilmeden geçirebilmesi, düşünülmesi gereken bir soru. Onlar, mutluluğu bir otel odasında değil, birbirlerinin yanında buldular.
Ve bu sefer, mutluluk kazandı.
Afra ve Mert. Onları "yakalayamayan" değil, onların mahremiyetine ve mutluluğuna saygı duymayı başaran bir medya anlayışını bekleyenlerdeniz.
İyi ki mutlular.
Ve iyi ki, bazen, kazanmasını biliyorlar.