Ben ve ailem Ak Parti iktidara geldiği gece sabaha kadar seçim sonuçlarını milli maç heyecanında bile görülmeyen bir sevinçle takip ettim. O günden bugüne de bir kere bile oyumu esirgemedim. Kıza kıza oy verdim ama hep oy verdim.
Ve şimdi bu günlerde bakıyorum bu partinin haline..
İntihar eden bir parti konumundalar…
Biz ne bekledik ne çıktı.
Siyaseten umutsuzluğa düşmek iyi olmasa da artık yok bu adamlardan bir halt olmaz diyorum. Hep skandallar zinciri.
Bakıyorum yıllarca hep mazlumu oynayıp bu gün nasıl bu hale geldiler diye düşündükçe, siyasi bir çaresizlik sarıyor düşüncelerimi.
Her konu da konuşan Sayın Recep Tayip Erdoğan neden suskun.
Türkiye’de 30 milyon üstü izlenme rekorları kıran bu videolar nedir?
Kim ne halt çevirmiş, mafya lideri dediğiniz adamı kim korumuş kollamış, bu aşamalara kim getirmiş.
Sayın Recep Tayip Erdoğan’dan tek kelime yok.
Bakın her işe sazan gibi atlayıp Türkiye’ye çok faydasının olduğunu düşünmediğim, ara sıra internetten eski konuşmalarını dinleyip neşelendiğim Sayın Devlet Bahçeli beyefendi bile konuştu. Çünkü üst kesimde muhtemelen herkes ne haltlar döndüğünü iyi biliyor. O haseple Sayın Devlet Bahçeli beyefendi Mahkemesini kurdu ve safını belli etti.
TV programlarında neyin ne olduğunu habire anlatmaya çalışan Süleyman Soylu beyefendinin bile kendi konuşmalarını kendisi dinlese, kendisinin bile tatmin olmayacağına eminim.
Ama Türkiye burası…
Hesap her gün beceriksiz yöneticilerin yüzünden fakirleşen gariban çalışan kesime ve çalıştıkça batan esnaflarımıza kalıyor… Bir de bu işlerin hesabını soracak Allah’a…
Ben Ak pati kuruldu kurulalı tüm oylarımı Recep Tayyip Erdoğan’a verdim.
Ve ben seçimimi doğru seçtiğim kanısındayım. Ama gözüken o ki Recep Tayyip Erdoğan ekibini kurmada doğru seçim yapamamış… Yapmışsa da çıkıp neden konuşmaz.
Bir insanın elime iğne batsa gerekli gereksiz her konu da konuşan bir insan, neden şimdi sessizliğe gömülmüş..
Ben verdiğim oylara güvenerek konuşuyorum. Sistemden her tokat yiyip geldiklerinde, korkma biz buradayız diyen sessiz çoğunluktan bir fert olarak. Hiçbir zaman yalnız bırakmadığım ama bu konuda da beni veya sessiz çoğunluğu yalnız bırakmaması gerektiğine inanıyorum.
Kim bu isimleri dönen insanlar? Ne tür karmaşık ilişkiler içindeler?
Sayın Recep Tayyip Erdoğan suskun…
Milletvekilleri suskun.
Savcılar suskun.
Adalet suskun.
Ve ben bir vatandaş olarak ismi temiz yada temize çıkmış bir insan tarafından yönetilmek istiyorum.
Temize çıkmak ama laf kalabalığı marifetiyle olan cinsinden değil.
İnanmak istemiyorum bu dönen dolaplara, kirli mafyatik ilişkilere.
Eğer bu suskunluk devam ederse sandıkta hayatımda yapmadığım bir şeyi yapacağım. Hiçbir partiye oy vermeyeceğim vatandaş olarak.
Hepiniz aynısınız diyerek.
Bir tarafta iktidardan daha beter muhalefet ya da ayağı kayanın yaptığı hatalardan beslenip hiçbir şey üretemeyen, hep ideolojilere sığınıp her noktada seviye düşüklüğü yaşayan bir muhalefet…
Eğer konuşması gerekenler konuşmazsa..
Vatandaş olarak sadece Ak parti değil, hiçbir partiye oy verilmemesi gerektiğine inanıp, yazık bu ülkenin geleceğine hiç biriniz bu ülkeyi yönetecek seviyede adamlar değilsiniz diyeceğim.
Evet, bu ülkeye illa temiz bir yönetici gelecek.
Allah’ın yarattığı insan bitmedi daha.
Sadece geldiği yerler yanlış. Zaten bu siyasi oluşumların neticesinde düzgün dürüst adamın gelmesi hayli zor, hatta imkânsıza yakın bir mevzu.
Bu ayrı bir yazının konusu deyip, konuyu dağıtmadan Sayın Recep Tayyip Erdoğan neden suskunsunuz?
Çünkü biz milletçe sadece sana oy verdik. Tek bir adama. Ve tek bir adamın konuşmasını istiyoruz.
Sadece geveleyen makam sahibi ettiğin insan tiplemelerin kullandığı kelimeleri kullanmadan…
Hitabet sanatına fazla girmeden…
Lafı eğip bükmeden!